Sual: Namaz çeşitleri nelerdir?
CEVAP
Namazlar farz, vacip ve nafile olmak üzere üçe ayrılır.
Bunlardan;
1- Farz namazlar: Beş vakit namazın farzları, Cuma namazının
iki rekat farzı ve cenaze namazı, farz namazlardır. (Cenaze namazı
farz-ı kifayedir.)
2- Vacip namazlar: Vitir namazı, bayram namazları, adak olan
namaz ve başlanıp yarıda kalan nafile namazlardır. Kazaya kalan
vitir namazını da, kaza etmek vaciptir.
3- Nafile namazlar: Beş vakit namazın sünnetleri, teravih
namazı ve sevap kazanmak niyeti ile kılınan teheccüd, tehıyyat-ülmescid,
işrak, duha, evvabin, istihare, tesbih namazları gibi
namazlar, nafile namazlardır. Yani kılınması emir değildir. Farz ve
vacip olan namazlardan, borcu olmayan bir kimsenin, nafile
ibadetlerine de sevap verilir.
Sual: Namaz, ne vakitten beri kılınıyor?
CEVAP
Namaz, ilk Peygamber Hazret-i Âdem’den beri kılınmaktadır.
(Mevkufat)
Sual: Âdem aleyhisselamdan beri her dinde namaz var mıydı?
Varsa kaç vakit idi?
CEVAP
Âdem aleyhisselamdan beri her dinde namaz var idi. Her
ümmete bir vakit farz idi. Ama bir vakitte birçok rekat farz idi. Kimine
sabah namazı, kimine akşam namazı farz idi. Her ümmete ayrı farz
olan namazlar, bizim ümmetimize hepsi birden farz oldu.
Sual: Almanya’da çalışıyorum. Namaz kılacak kadar işi
bırakınca hak geçer mi?
CEVAP
Hak geçmez. Hiç kimsenin namaza mani olma hakkı olmaz.
Sual: İsra suresinin 78. âyetinde sabah namazı için, (Şahitli
namaz) ifadesi geçiyor. Neden şahitli namazdır?
CEVAP
Gece melekleriyle gündüz melekleri sabah namazında imamın
ardında toplanır, imam namazı bitirince gece melekleri semaya
yükselir. Gündüz melekleri kalır. Sabah namazında her iki sınıf
melâike toplandığı ve şahitlik ettiği için bu namaza Meşhûd = şahitli
denilir. (Beydavi)
Sual: Muavvizeteyn, Nas ve Felak suresi mi? 4 Kul da İhlas,
Kâfirun, Nas ve Felak sureleri mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Uyuyakalmak özür müdür?
CEVAP
Tedbirsiz uyumak özür olmaz. Ya saati kuracaksınız veya
birisine tembih edeceksiniz. Erken yatacaksınız. Aldığınız bütün
tedbirlere rağmen uyuyakalırsanız o zaman özür olur.
Sual: Kade-i ahirede ettehıyyatüyü okumak vacip.
Ettehıyyatüyü okuyacak kadar oturmak farz, ölçüsünü nasıl
ayarlayacağız. Belirli bir zamanı var mı yoksa hızlı okuyan biri ile
yavaş okuyan biri arasındaki oturma ölçüsü nedir?
CEVAP
Herkesin ettehıyyatüyü okuduğu müddet kadar oturması farzdır.
Sual: Dinde zorlama yok ne demektir? Oğlumu namaz kılmaya
zorlayabilir miyim?
CEVAP
(Dinde zorlama yok) demek, kâfir olan birisi, müslüman olmaya
zorlanamaz demektir. Fakat müslüman olanın belli görevleri vardır.
Müslümanım diyenin namaz kılması şarttır. Çünkü namaz, İslam’ın
beş şartından biridir. Baba, emri altındakilerden mesuldür, evladını
namaz kılmaya zorlayabilir.
Sual: Kedinin gezdiği yerde namaz kılınır mı?
CEVAP
Kedi temizdir. Gezdiği yerde namaz kılınır.
Sual: Namaz kılmaya gittiğim zaman, benimle oturan insanlara
“gelin namaz kılalım” diye sormuyorum. Bu durumda günahım var
mıdır?
CEVAP
Size günah olmaz. Namaz kılmaya giderken, ben namaz
kılmaya gidiyorum derseniz, iyi olur. Onlara namazı hatırlatmış
olursunuz. Bak bu genç kılıyor, biz de kılsak diye düşünen çıkabilir.
Yani bir çeşit emr-i maruf olur, iyi olur. Namaza düşman olanlara ise
söylemeye lüzum olmadığı gibi, namaz kıldığımızı bilmelerine de hiç
lüzum yoktur.
Sual: Sabah güneşin doğmasına 10 dakika kala uyanan birisi,
hemen abdest alıp sabah namazını kılsa, sonra çamaşırında meni
lekesi görse ve ihtilam olduğuna kanaat getirse, sabah namazı
borcundan kurtulmuş olur mu?
CEVAP
Hayır. Yıkanır, kerahet vakti çıkınca namazını kaza eder.
Sual: Farkında olmadan cünüp olarak namaz kılan, haram
işlemiş olur mu?
CEVAP
Bilmeyince günah olmaz. Eğer hiç farkına varmasa idi, namazı
bile sahih olurdu. Allahü teâlâ gücümüzün yetmediği işleri, emirleri
teklif etmez.
Sual: Bir insan ibadetleri yaptığı halde büyük günahı terk
edemiyorsa sebebi ne olabilir?
CEVAP
Birkaç sebebi var ise de, en önemlisi namazı doğru kılmamaktır.
Namazı doğru kılmak, farzına, vacibine, sünnetine, müstehabına,
edebine riayet etmekle olur. Namazın olması için de elbette guslün
de, abdestin de doğru olması lazımdır. Bunu yapan günahlardan
kurtulur.
Sual: Allahü ekber sesi çıkaran saatleri sabah namazına
uyanmak için kullanmak caiz mi?
CEVAP
Caizdir.
Sual: İhtiyaçsız, sabahı Maliki, öğleyi Şafii’ye göre namaz
kılmak caiz mi?
CEVAP
Bir ihtiyaç olunca caiz olur.
Sual: Namazda bütün kol, iki uzuv mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Maliki’de, fil dişi tarakla, namaz kılmak caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Ben namaz kılarken, arkadaşın biri, tutup beni bir metre
yana aldı. Namazım bozuldu mu?
CEVAP
Hayır.
Sual: (Farzı nafile olarak yapmak, müekked sünnetleri
yapmaktan daha çok sevap olur) buyuruluyor. Bu hangi ibadetlerde
olur?
CEVAP
Namaz ve hacda olur. Mesela nafile hac yapmak, umre
yapmaktan daha sevaptır. Öğleyi yalnız kılıp son sünneti kılacağı
sırada yanında cemaatle namaz kılınmaya başlansa, hemen
cemaate uyup onlarla öğleyi nafile olarak kılmak, öğlenin ilk ve son
sünnetinden daha sevaptır.
Sual: Farzı nafile olarak yapmak, sünnetten evla olduğuna
göre, farzı tekrar kılmakta mahzur var mı?
CEVAP
Farz tekrar kılınmaz. Ancak, farz kılarken sünnetlerinden birini
terk etmişse veya mekruh işlemişse o zaman caiz olur. Bir de, hazır
cemaat varsa onlara uyarak nafile kılmak caiz.
Sual: Namazda otururken, sünnet diye, kıbleye dönmesi için,
sol ayağı da, sağ ayak gibi dikmek bid’at olur mu?
CEVAP
Evet.
Sual: Mescid-i Haramda da namazda, secde yerine mi bakılır?
CEVAP
Evet.
Sual: Kur’an okunup el-Fatiha denince, Fatiha okumak gerekir
mi?
CEVAP
Hayır. Okunursa iyi olur.
Sual: Hanefiler, Şafii olan şehidin namazını kılar mı?
CEVAP
Kılar. Şafii’de, Hanefi şehidin namazı da kılınmaz.
Sual: Yetişilemezse, yatsının ilk sünneti, farzdan sonra kılınır
mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Akşamın sünnetini kılarken, (İlk kazaya kalmış akşamın
farzına ve vaktin sünnetine) diye niyet etmek caiz mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Hiç kazası olmayan, ikindinin sünnetini kılarken, kazaya
da niyet etse, sünnet sevabı alır mı?
CEVAP
Evet.
Sual: Kendini abdestli zan edip akşam namazın farzını kılsa
sünneti kılarken abdestsiz olduğunu hatırlasa farzı tekrar kılması
gerekir mi?
CEVAP
Abdest alıp farzı tekrar kılar.
Sual: Namaz içindeki sünnetlerden biri terk edilince, mesela;
başı açık namaz kılanın, o namazı iade etmesinin hükmü nedir?
CEVAP
Gerekmez. O namazı iade etmek, sünnettir. İade etmese de
olur. Yanlışlıkla terk edilirse mahzuru olmaz.
Sual: Sabah namazlarını kaçıran ne yapmalıdır?
CEVAP
Şu üç şeye mani olan her şeyi terk edip üç şeye sarılmalı:
1-Namazları vaktinde kılmalı
2-Haramlardan sakınmalı
3-Helal lokma yemeli.
Sual: Oruç gibi, namaz için de sevap beklemek lazım mı?
CEVAP
Elbette.
Sual: Neden namaz Mekke’de, abdest Medine’de farz oldu?
CEVAP
İkisi de Mekke’de farz oldu. Namaz Mirac’da farz oldu. Halbuki
daha önce de namaz kılınıyordu. Kıyamete kadar ihtilafa düşmemek
için Maide suresinde önemi bildirildi.
Sual: Dört rekat niyeti ile bir nafile namaza başlayıp, herhangi
bir sebeple iki kılıp selam verilirse, kılmadığımız iki rekat üzerimize
vacip mi olur?
CEVAP
Evet.
Sual: Peygamber efendimiz miraca çıkmadan namaz farz
edilmemişti. Kudüs’te bütün Peygamberlere kıldırdığı namaz nafile
mi idi?
CEVAP
Evet.
Sual: Namaz kılınan odada kadın bulunursa, mahzuru olur mu?
CEVAP
Namaz kılınan yerde mahrem bir kadının bulunmasında mahzur
yoktur. Erkek namaz kılarken, içeriye yabancı bir kadın girerse, yine
mahzuru olmaz.
Sual: Evde mescit olarak kullanılan odaya girerken itikâfa niyet
edilebilir mi? Buraya cünüp girebilir mi?
CEVAP
Mescit olarak kullanılan odaya girerken itikâfa niyet edilebilir.
Buraya cünüp de girebilir. Halbuki mescitlere cünüp girilmez.
Sual: Eda niyetiyle kaza, kaza niyetiyle eda caiz midir?
CEVAP
Eda niyetiyle kılınan bir namaz, vakti girmemişse, nafile olur.
Vakti çıktıktan sonra kılınmış ise, kaza olur. Mesela, (Bugünkü öğle
namazını eda etmeye) diye niyet eden, vakti çıkmış ise öğleyi kaza
etmiş olur. Öğle vakti çıktı zannederek, (Bugünkü öğleyi kaza
etmeye) diye niyet edip namaz kılarsa, vakit çıkmadığı anlaşılınca,
öğleyi eda etmiş olur. Fakat geçmiş öğle namazını kazaya niyet
ederek kıldığı namaz, o günün öğle namazının yerine geçmez.
Çünkü bugünün namazına diye niyet etmemiştir.
Sual: Bir arkadaş, namazda Mushafı eline alıyor, okuyor sonra
Mushafı yere bırakıyor. Ayağa kalkarken tekrar yerden alıp okuyor.
Böyle namaz kılmak caiz mi?
CEVAP
Caiz değildir. İbni Âbidin’de buyuruluyor ki:
Kur’an-ı kerime veya kağıda bakıp, öğrenerek okumak namazı
bozar. Çünkü başkasından öğrenmek demektir. İmam-ı Muhammed
ile imam-ı Ebu Yusuf’a göre mekruh olur.
Bir de Mushafı yerden alıp açmak amel-i kesirdir yani çok iş
yapmaktır. Bir eli bir rükünde üç kere hareket ettirmek mesela üç
kere kaşınmak namazı bozar, hatta iki el ile bir hareket de, bozar
diyen âlimler olmuştur. (Redd-ül-muhtar)
Ayrıca Mushafı yere atmak küfür olur. Hatta fetvayı bile yere
atmak küfürdür. (Birgivi)
Sual: Camide, minbere çıkılan 4 parmak yükseklikteki
basamağa secde ediyoruz. Mekruh oluyor mu?
CEVAP
Evet mekruhtur. Tam İlmihal’de diyor ki:
25 santimetreden daha az yükseğe secde mekruhtur. Çünkü,
Resulullah az yüksek şey üzerine dahi secde etmemiştir. (İbni
Âbidin s. 338)
Az yükseğe bile caiz olmadığı Camiur-rumuz 69. sayfasında ve
Şelbînin Tebyîn hâşiyesinde yazılıdır. Bunun için, özrü olanların
dahi az yükseğe de secde etmemeleri lazımdır.
Sual: Hadis kitaplarında, resim bulunan eve meleklerin
girmeyeceği bildiriliyor. Siz ise, resim bulunan odaya girmez
diyorsunuz, bir de rahmet melekleri diyorsunuz. Her melek girmez
mi? Bir de, bir odada bir kadın olsa, ayrı odada da yabancı erkek
olsa halvet olmaz mı?
CEVAP
Hadis-i şerifte beyt kelimesi geçiyor. Yanlışlık, beyt kelimesini
ev diye tercüme etmekten ileri geliyor. Halbuki beyt kelimesi oda
anlamına da gelir. Genel olarak da oda anlamında kullanılır.
Sözlüklerde, dâr kelimesi mesken olarak bildirilir. Fukaha ise, dâr
kelimesini, içinde birkaç beyti [odası] ve avlusu bulunan yer diye tarif
etmektedir.
Beytullah = Allah’ın evi = Kâbe demektir. Tek odadan meydana
gelmiştir.
Beytüzzifaf gerdek odası demektir. Bunu gerdek evi diye
tercüme etmek yanlış olur. Gerdeğe bir odada girilir. Evin bütün
odalarına gerdek odası denmez.
Beytülmal hazine odası, Beyt-i makdis [mukaddes] Mescid-i
aksa demektir.
Bir evin odaları müstakildir. Odanın birinde namaz kılınır,
birinde içki içilirse, namaz kılınan oda şereflenmiş, öteki oda ise
kirletilmiş olur.
Bir evin bir odasında yabancı bir hanım, öteki odasında yabancı
bir erkek bulunsa, aynı odada bulunmadıkları için halvet olmaz, yani
günah olmaz. Çünkü her oda ayrı kabul edilir.
Hadis-i şerifteki melekten kasıt, rahmet melekleridir. Çünkü
insanların iyiliklerini ve kötülüklerini yazan hafaza melekleri, günah
işlenen, resim bulunan yerlere de girer. İnsandan yalnız cima ve
helada ayrılır. Helada iken yapılanları, Allahü teâlâ meleklere bildirir.
Bu sualiniz de gösteriyor ki, hadis-i şerifleri açıklamasız okumak
yanlış anlamalara sebep oluyor.
Sual: Erkek çocuklar buluğa kaç yaşında ulaşır? Buluğa
ulaşmadığı müddetçe dini emirlerle yükümlü olmaz mı?
CEVAP
12 yaşından itibaren buluğa ulaşır. Eğer 15 ini doldurduğu
halde, hâlâ buluğa ermemişse, ermiş kabul edilir, dini emirleri
yapmakla yükümlü olur.
Sual: Farz namazlarda kıyam farzdır. Sünnetlerde de kıyam
[ayakta durmak] farz mıdır?
CEVAP
Yalnız farz ile vitir namazını kılarken ayakta durmak farzdır.
(Sirac-ül-vehhac)
Hasta ve özürlü olmasa da, nafileleri oturarak kılmak her zaman
ve her yerde caizdir. Yalnız [vacip diyenler de olduğu için] sabah
namazının sünnetini ayakta kılmalıdır! Nafileleri oturarak kılana,
sevabın yarısı verilir. (Merakıl-felah)
Beş vakit namazın sünnetlerini hiçbir mazeret yokken de,
oturarak kılmak caizdir. Çünkü bu sünnetler de, nafile namazdır.
(Cevhere)
Sual: Ölü veya diri için namaz kılmak, oruç tutmak ve ona bu
sevabı yollamak caiz olur mu?
CEVAP
Namazın, orucun sevabı ona gönderilir. Fakat onun için namaz
kılınmaz, oruç tutulmaz.
Sual: Küçük çocuk Kur’an-ı kerimi abdestsiz tutabilir mi, namaz
kılabilir mi?
CEVAP
Tutabilir. Usulen olsun abdesti öğretmeli, teyemmümü
öğretmeli. Namaz kılacaksan teyemmüm et demeli, abdestsiz kılsa
da olur, fakat namaz için abdestin lüzumunu bilmeli. Abdestsiz
kılınamayacağını bilmeli.
Sual: Neden namazda Kâbe’ye dönülür?
CEVAP
Allahü teâlâ Kâbe’ye dönün diye emrettiği için.
Sual: Namaz vakti çıkarken namazı kılmadığı için üzülmeyenin
imanı gider mi?
CEVAP
Evet imanı gider ama, üzülmemek ne demektir? Namaz
kılmayan, içki içen ve açık gezen, eğer ben de namaz kılsam iyi
olur, içki içmesem iyi olur, açık gezmesem iyi olur diyerek
günahlarına devam ediyorsa kâfir değildir. Bunları yapıyor bu arada
oruç da tutuyorsa yine kâfir denmez. Biz de bazı günahları işliyoruz,
gıybet ediyoruz. Hadis-i şerifte gıybet zinadan kötüdür buyuruluyor.
Suizan ediyoruz vs. Ama yaptığımıza günahtır diyoruz. Namaz
kılmayan da böyle diyorsa kâfir olmaz. Namaz kılmasam da açık
gezsem de içki içsem de kalbim temizdir, içmeyenleri namaz
kılanları görüyoruz, benim onlardan neyim aşağı diyorsa
tehlikededir. Ben kapanırsam namaz kılarsam onlardan iyi olurum
diye düşünüyorsa, yaptığının yanlış olduğunu biliyorsa küfür olmaz.
Sual: Sünnetlerin terki küçük günahtır, ısrar edilirse büyük
günah olur ne demektir?
CEVAP
Genel kaide: Küçük günahlarda ısrar etmek büyük günah olur.
Sünneti terk etmek günah değildir. Sünnetleri özürsüz olarak
kılmamakta ısrar etmek, küçük günah olur. Sünnete önem
vermeyen ise kâfir olur.
Sual: (Küçük bir çocuk yatsıyı kıldıktan sonra cünüp olsa ve
fecirden sonra uyansa yatsıyı kaza etmesi gerekir) deniyor, ne
demektir?
CEVAP
Akıl baliğ olmayan çocuk, yatsıyı kıldıktan sonra akıl baliğ olsa,
o yatsıyı tekrar kılması farz olur, çünkü önceki kıldığı yatsı nafile idi,
büluğ çağında olmayana farz olmaz.
Sual: Rükuda ve secdede üç kere tesbih söyleyecek kadar
durmak vacip midir?
CEVAP
Sünnettir.
Sual: Zeka özürlü birisi, duaları iyi söyleyemiyor eksik namaz
kılması uygun olur mu?
CEVAP
Okuyabildiği kadar okur. Herkese gücünün yettiğinden fazlası
sorulmaz.
Sual: İman eden bir insan, yıllar içindeki namaz oruç borçlarını
da kaza eder mi?
CEVAP
İman edenin kaza namazı borcu olmaz. Çünkü o kâfir iken ona
namaz kılmak farz değildi. Diğer ibadetler de öyle, zekât oruç hac
da böyledir.
Sual: Üzerimizde parfüm varken namaz olur mu? Birkaç defa
sıkınca el ayasını geçiyor miktarı.
CEVAP
Ne kadar çok olursa olsun namaz sahih olur.
Sual: Bir arkadaşım geçen gün içki içmiş ve içki vücuttan 40
gün çıkmayacağı için 40 gün ibadetlerin kabul olmayacağını
duymuş. Şimdi namaz kılmayı bıraktı. Bu durum doğru mu?
CEVAP
Namazı bırakmak çok büyük günah. İçki vücuttan kırk gün
çıkmaz diye bir şey yok. Kur’an-ı kerimde sarhoş iken kılmayın
deniliyor, okuduğunu anlarsa kılması lazım. Ayıkken kılması lazım.
Derhal namaza başlasın. Ne günah işlenirse işlensin namaz terk
edilmemelidir. İçki içenin namazı sahihtir, yani borç ödenmiş olur
ama, sevaba kavuşamaz.
Sual: (Namazlarınızın bir kısmını evde kılın ve evlerinizi
kabre çevirmeyin) hadisine uyarak, ara sıra namazlarımızı evde
kılıyor, camiye, cemaate gitmiyoruz. Uygun mudur?
CEVAP
İmam uygunsa, evde kılmak uygun olmaz. Evlerde kaza kılarak
veya mümkünse namazların sünnetlerini kılarak evleri ibadetsiz
geçen kabir haline getirmemeli. İmam-ı Münziri hazretleri buyuruyor
ki: (Evlerinizi kabre çevirmeyin) hadis-i şerifi, evlerinizi namaz
kılmamakla, kabirlere benzetmeyin demektir. Çünkü kabristanda
namaz kılmak caiz değildir.
Sual: Bebek, ayı oyuncakları gibi çeşitli oyuncaklar bulunan
odada namaz kılmak mekruh olur mu? Böyle bir odaya rahmet
melekleri girer mi?
CEVAP
İmam-ı Ebu Yusuf’a göre, çocukların oyuncakla oynaması
caizdir, o odaya rahmet melekleri de girer, o odada namaz kılmak
da mekruh olmaz. Namaz kılarken, oyuncaklar kıble tarafında
olmamalıdır.
Sual: Yatsı namazının ilk ve son sünnetiyle alakalı bir hadis-i
şerif var mıdır?
CEVAP
Hazret-i İbni Ömer’in, (Resulullah ile beraber, yatsı
namazından sonra iki rekat namaz kıldık) diye bildirdiği hadis-i
şerifi, yatsının son sünnetini, Hazret-i Abdullah ibni Mugaffelin
rivayet ettiği, (Her ezan ve ikamet arasında namaz vardır) hadis-i
şerifi de, yatsının ilk sünnetini göstermektedir. (Buhari)
Sual: Tembellikten, boş şeylerden nasıl kurtulabiliriz?
CEVAP
Tembelliğin ilacı, çalışkanlarla konuşmak, tembel, uyuşuk
kimselerden kaçınmak, Allahü teâlâdan haya etmek lazım geldiğini
ve azabının şiddetli olduğunu düşünmek ve namazları vaktinde
kılmaktır. Namaza önem veren tembellikten kurtulur. Erkekler
mutlaka namazı cemaatle kılmalı ve sabah namazı için camiye
gitmelidir.
Sual: İçki içmek ve kumar oynamak gibi bir haramdan kaçmak
mı daha sevap, yoksa namaz kılmak, oruç tutmak mı daha sevaptır?
Demek istediğim şu: Bir kimse içki içiyor, kumar oynuyor, namaz da
kılıyor ahirette kârlı mı çıkar zararlı mı?
CEVAP
Zararlı çıkar. Çünkü haramdan kaçmanın sevabı, farzları
yapmanın sevabından daha fazladır.
Sual: Bir insan içki içip kumar oynasa mı daha çok günah
kazanır, yoksa namaz kılmasa mı?
CEVAP
Namaz kılmasa veya oruç tutmasa yani bir farzı yapmasa daha
çok günah kazanır. Çünkü farzları yapmamanın günahı, haram
işlemek günahından daha çoktur. Haramdan sakınmanın sevabı,
farzı yapmanın sevabından kat kat çoktur.
Sual: Namaz nerde kılınır, mesela kilisede namaz kılınır mı?
CEVAP
Namaz, temiz olan her yerde kılınır. Namaz kılacak yer
bulunamadığı takdirde, ayakkabı ile girilen, fakat necaset
görülmeyen odada da kılınır.
Kilisede namaz kılınmaz. Eğer başka yer yoksa kilisede namaz
kılınır. Namazdan sonra hemen çıkmalıdır. Çünkü, kilisede şeytanlar
toplanır. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Secdenin birisinin farz, diğerinin sünnet olduğunu
söyleyenler var. Secdenin her ikisi de farz değil midir?
CEVAP
Secdenin her ikisi de farzdır. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Rızasız olarak zorla bir kimsenin evinde, bahçesinde
namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Gasp edilen yerde namaz kılmak caiz ise de mekruhtur. Yani
namaz borcu ödenmiş olursa da, namaz kılmakla hasıl olacak büyük
sevaptan mahrum kalınır. Midesinde, elbisesinde azıcık haram
bulunan kimsenin de namazı mekruh olur.
Sual: Müekked sünnetlerin farzlarından sonra kılınacağı, gayri
müekked sünnetlerin ise kılınamayacağı söyleniyor. Doğru mudur?
CEVAP
Yanlıştır. Doğrusu şöyledir:
Öğlenin, müekked sünnet olan ilk sünneti, farzdan önce
kılınamamışsa, farzdan sonra kılınır. Sabahın çok faziletli olan
müekked sünneti, farzdan önce kılınmamışsa, farzdan sonra
kılınmaz. Çünkü sabah namazının farzından sonra nafile kılınmaz.
Sünnetler de nafiledir.
İkindinin sünneti, farzdan önce kılınamamışsa farzdan sonra
kılınmaz. Çünkü akşama kadar kerahet vaktidir. Kerahet vaktinde
sünnet, nafile kılınmaz. Yatsının ilk sünneti, gayr-i müekked
olmasına rağmen, farzdan sonra kılınabilir. Çünkü yatsıdan sonra
kerahet vakti yoktur. Sabaha kadar kılınabilir. Bu hususlar bütün
fıkıh kitaplarında, mesela Redd-ül-muhtar’da yazılıdır.
Sual: Hücre dar olup secde edemeyen mahkum namazı nasıl
kılar?
CEVAP
Hücre dar olup, secdeye gitme imkanı yoksa, oturup ima ile
kılar. (Merakıl-felah)
Sual: Farz namazı sebepsiz iade etmek, yani tekrar kılmak caiz
midir?
CEVAP
Caiz değildir.
Sual: Namaz kitabında, abdest alırken dişleri misvak ile
temizlemek müstehaptır denirken, abdestin sünnetleri bahsinde ise,
misvak önemli sünnet deniyor. Burada bir çelişki yok mu? Bunun
gibi namaz kılarken rüku ve secdelerde tesbihleri üçer kere okumak
sünnet, 5,7,9 gibi fazla okumak ise müstehaptır deniyor. Fazla
okuyunca sevabı niye azalıyor ki?
CEVAP
Abdest alırken dişleri temizlemek, fırçalamak sünnettir. Bunu
misvak ile yapmak müstehaptır, daha iyidir. Yani misvak kullanılınca
hem sünnet yerine geliyor hem müstehap, parmakla veya diş fırçası
ile dişler temizlenirse sadece sünnet yerine gelir. Bu sünnet
misvakla yapılınca ayrıca müstehap sevabı da alınıyor.
Rüku ve secdelerde üçer defa tesbih çekmek sünnet, daha
fazla çekince ayrıca müstehap sevabı da alınıyor.
Bunun gibi, namazda selam verirken, iki omuzuna bakmak
sünnet, dikkatle bakmak ise müstehabdır.
Sual: Namaz içinde, başka mezhebi taklide niyet etmek caiz
mi?
CEVAP
Hayır.
Sual: Namaz vakti çıkmaya yakın, semavi özür olmadan eli
kanayan, Maliki’yi taklit edip namaz kılabilir mi?
CEVAP
Namazı kazaya bırakmak haramdır. Namazı kazaya
bırakmamak için taklit caizdir.
Sual: Tam İlmihal’de, (Parmağında altın yüzük takılı kimsenin
bulunduğu sofraya oturmamalı ve birinci safta, böyle birisi yanında
namaz kılmayıp, arka safa kaçmalı. Başka haramları kullananlardan
da böyle uzaklaşmalı) deniyor. Bid’at sahibi olmak da bu hükme
dahil midir?
CEVAP
Evet.
Sual: Namazda zammı sureyi okumadığını rükûda hatırlayan
kimse ne yapar?
CEVAP
Rükûdan doğrulup zammı sureyi okur. Tekrar rükûa gider. Bu
durumda secde-i sehv gerekmez diyenler olduğu gibi, gerekir diyen
âlimler de vardır.
Vacib olan kunut duaları unutulsa, rükûda iken hatırlansa artık
geri dönülüp kunut okunmaz. Vacib terk edildiği için secde-i sehv
gerekir. Döner de, kunut dualarını okursa, rükûa gitmeden secdeye
gitmesi gerekir. Rükûu tekrar ederse, kasten iki rükû yaptığı için
namaz bozulur. Çünkü rükûu kıraatten hemen sonradır. Kunutu
okumasa da secde-i sehv gerekir, dönüp geriye okusa da secde-i
sehv gerekir. Uygun olanı, rükûda kunutları okumadığını hatırlayan
kimse, artık geri dönmez. Secde-i sehv ile namazını tamamlar.
(Redd-ül-muhtar)
Kunut duasını okumayı rükûda hatırlayan, kunutu rükûda
okumaz, kıyama da kalkıp okumaz. Tatarhaniyye’de de böyledir.
Bu kimse, şayet rükûdan kıyama dönse ve kunutu okusa, bu
durumda, rükûu yenilemezse, namazı bozulmaz. Tekrar rükû
yaparsa namazı bozulur. Bahr-ür-râık’ta da böyledir; fakat bu kimse
kunutu unuttuğunu, rükûdan kalkınca hatırlarsa, kunutu okumaya
dönmez. Mudmerât’ta da böyledir. (F. Hindiyye)
Sual: Namaz vakti çıkmak üzere iken, temiz elbisesi olmayan
ve temiz elbise de bulamayan kimse, namazını kazaya bıraksa
günah olur mu?
CEVAP
Namazı kazaya bırakmak haramdır. Maliki’yi taklit ederek
necasetli elbise ile kılar. Maliki’de necaset namaza mani değildir.
Unutup necis elbise ile namaz kılan kimse, sonra elbisesinin
necis olduğunu hatırlasa, kıldığı namazı iade etmez, Maliki’ye göre
kıldım demesi yeter.
Sual: Namazda abdesti bozulan kimse, namazdan çıkarken
selam vermesi gerekir mi, yoksa, abdest bozulunca kalkıp gider mi?
CEVAP
Abdesti bozulunca selam vererek namazdan çıkar.
Sual: Bazen namaz kıldım mı, kılmadım mı diye şüpheye
düşüyorum, tam karar veremiyorum. Ne yapmam gerekiyor?
CEVAP
Namazı kıldığında şüphe eden kimse, vakit çıkmadı ise, o
namazı tekrar kılar. Vakit çıktı ise artık kılması gerekmez.
Sual: Bir erkeğin yanında çalınmış elbise ve ipek varsa bunlarla
namaz kılamazsa, namazını kazaya mı bırakması gerekir?
CEVAP
Namaz kazaya bırakılmaz. Özürsüz namazı kazaya bırakmak
büyük günah olur. İpek elbise ile namazını kılar. İbni Âbidin
hazretleri buyuruyor ki:
İpek ve gasp edilmiş, çalınmış elbise ile namaz kılmak tahrimen
mekruhtur. Hiçbir şey bulamayan bir erkeğin, yalnız ipek bulunca,
ipek elbise ile namaz kılması lazım olur. (Redd-ül-muhtar)
Sual: Okuduğum bir hadiste, Peygamber efendimiz, (Farz
namaz için kamet okununca, artık başka namaz kılınmaz)
buyurunca, oradakiler, “Ya Resulallah, sabahın iki rekat sünneti de
mi kılınmaz” diye sorduklarında, (Evet, sabahın iki rekat sünneti
de kılınmaz) buyurduğu bildiriliyor. Kamet okunduktan sonra niye
namaz kılınmıyor?
CEVAP
Âlimler bu hadis-i şerifi şöyle açıklıyorlar:
Cemaatle farz namaz kılınırken sünnet kılmaya başlanmaz,
hemen cemaate uyup farz kılınır demektir.
Onun için cemaate geç gelen, sünnete hemen başlamamalı,
farzı kıldıktan sonra o sünneti kılmalıdır. Ancak bundan sabah
namazının sünneti ile ikindinin sünneti hariçtir. Sabah namazının
kuvvetli sünneti farzdan sonra kılınmayacağı için, mümkünse, farza
yetişebileceğini iyi anladığı takdirde, caminin girişinde cemaatten
ayrı bir yerde kılmalıdır. Buna da imkan yoksa bir direk arkasında
kılınabilir. Cemaatin arasında kılınmaz.
Sual: Şafii mezhebinde kazası olanın sünnet kılması harammış.
Şafii âlimleri nasıl olur da namaz kılmaya haram diyebiliyorlar? Bu
kadar mantıksızlık olur mu?
CEVAP
Bazı deyimler, tabirler vardır, bir şey söylenir başka şey
anlaşılır. Mesela soba yanıyor denir, maksat içindeki odun yanıyor
demektir, yoksa demir sobanın kendisi değil. Şafii âlimlerinin ve
diğer mezhep âlimlerinin, kaza namazı varken sünnetle iştigal
etmeye haram demeleri de böyledir. Haram olan sünnet kılmak
değildir, farzı tehir etmektir. Sünnet olsun, nafile olsun namazla
meşgul olmak sevaptır, ancak farz borcunu tehir etmek haramdır.
Onun için sünnet kılmak haramdır deniyor. Sünnet kılınınca farz
tehir edildiği için sünnet kılmak haramdır deniyor. Yoksa bizzat
sünnet kılmak haramdır denmiyor.
Bu konuya örnek vermek için Tergib-us-salat kitabındaki iki
hadis-i şerifi bildirelim:
(Bir namazı, vakti çıktıktan sonra kılan, 80 hukbe
Cehennemde kalacaktır.)
(İki farz namazı bir araya getirmek, büyük günahtır.)
Birinci hadis-i şerifte, sanki namaz kılmak veya kazasını
kılmanın cezası Cehennemde 80 hukbe kalmak olarak bildiriliyor.
Burada namaz kılmak, kaza namazı kılmak günahtır denmiyor.
Namazı özürsüz kazaya bırakmak günahtır deniyor.
İkinci hadis-i şerif de böyledir. Diyelim mazeretsiz öğle
namazının farzını kılmayıp ikindi ile beraber kılmak büyük günahtır
deniyor. Bu ne demek? Öğleyi mazeretsiz ikindi vaktine bırakmak
büyük günahtır deniyor. Kaza etmekle bile günah affolmuyor. Ayrıca
istiğfar etmek gerekir.
Sual: Namaz kılarken önümüzde namaz kılanın elbisesinde
yazı oluyor. O yazıyı göz ile okumak namazı bozar mı?
CEVAP
Bir yazıya, bir şeye veya duvardaki bir resme bakıp, anlamamak
namazı bozmaz. Anlayınca mekruh olur. Bakmayıp gözüne
rastlarsa, mekruh olmaz. (S. Ebediyye)
Sual: Namazda esnerken ağzımızı elin içi ile mi yoksa dışı ile
mi kapatmalıyız?
CEVAP
Ağzı açarak esnemek mekruhtur. Esnemeye mani olmak için,
alt dudağı dişlerin arasına sıkıştırmalıdır. Esnemeye mani
olunamazsa, ayakta sağ elin, diğer rükünlerde ve namaz dışında sol
elin dışı ile, ağzı örtmek gerekir.
Tenin birbirine değmesi
Sual: Namazda, bacakların çıplak olarak, birbirine değmemesi
için, eteğin altına mutlaka iç çamaşırı giymek gerekir mi?
CEVAP
Hayır, gerekmez. Değmesinin mahzuru olmaz.
Sual: Genelde sabah namazına kalkamayanın ne yapması
gerekir?
CEVAP
Erken yatmalı, yatarken de, saati kurmalı. Bu tedbirleri aldıktan
sonra, Kevser suresini okuyup (Ya Rabbi, sabah namazına vaktinde
kalkmamı ihsan et) diye dua etmelidir. (Cennet Yolu İlmihali)
Sual: Kâbe’de erkek kadınla yan yana cemaatle namaz kılabilir
mi?
CEVAP
Kılabilir. Bu Kâbe’ye mahsus istisna bir durumdur. (Dürr-ülmuhtar)
Sual: Zamm-ı sure olarak üç âyetten aşağı olmaz deniyor. İki
âyet olan Amenerresulü veya tek âyet olan Âyet-el-kürsi okumak
caiz değil midir?
CEVAP
Caizdir. Zamm-ı sure, Fatihadan sonra okunan, en az üç âyete
veya üç âyet uzunluğunda bir âyete denir. Üç âyetin miktarı, en az,
30 harf olmalıdır. (Redd-ül-muhtar)
İki âyet olan Amenerresulü veya tek âyet olan Âyet-el-kürsi de,
üç kısa âyetten uzun oldukları için zamm-ı sure olarak okunur. Hatta
Âyet-el-kürsi tek âyet olduğu halde, yarısı birinci rekatta, diğer yarısı
da, ikinci rekatta okunabilir.
Sual: Sabah namazında, uzun sure okumak için birinci rekatta,
Elemtere’den başlayıp üç beş sure okumak mı uygun, yoksa bir
sure okumak mı?
CEVAP
Bir sure okumak daha iyidir.
Sual: Kaldığımız yerde uyuyanları namaza kaldırmak gerekir
mi?
CEVAP
Memnun olacak kimseyi kaldırmak sünnettir. Beni kaldır diye
tembih etmişse, kaldırmak farz olur. Memnun olmayanları kaldırmak
gerekmez.
Sual: Bir hadis-i şerifte, (Yedi kat yer ve yedi kat gök kağıt
olsa, deryalar mürekkep olsa, bütün ağaçlar kalem olsa, bütün
melekler katip olsa ve kıyamete kadar yazsalar, yine imam ile
alınan iftitah tekbirinin sevabını yazamazlar) buyuruluyor. İftitah
tekbirine yetişmek için imama en son ne zaman uymamız gerekir?
CEVAP
İmam Fatihayı bitirmeden yetişen, iftitah tekbirine yetişmiş
sayılır.
Sual: Kıraati kendimiz işitecek kadar sesli okumazsak namaz
sahih olur mu?
CEVAP
Sahih olmaz. Kendimizin işitecek kadar sesli olması gerekir. Üç
mezhepte, kendi işitecek kadar sesli okumak farzdır. Maliki’de farz
değil, müstehabdır.
Sual: Görevliyiz. Üzerimizde tabanca veya başka silah
olabiliyor. Silahla namaz kılmanın mahzuru olur mu?
CEVAP
Hayır hiç mahzuru olmaz.
Sual: Namazımı normal kılıyorum. Ancak dizlerimde ağrı
olduğu için, sert yere koyamıyorum. Dizlerimin altına yumuşak
sünger koysam mahzuru olur mu?
CEVAP
Mazeretiniz olduğu için mahzuru olmaz.
Sual: Kendim namaz kılarken, 9 yaşındaki kızımın da duyması
için sesli okuyorum, yani namazı, namaz kılarak namazda
öğretiyorum. Anne ile kızın böyle namaz kılması uygun mu?
CEVAP
Öğretmek için sesli okumanız doğru olmaz. Namaz kılmadan
aynı şekilde sesli olarak ve tarif ederek namazı öğretebilirsiniz.
Mesela rükua eğilince, bu halde iken üç kere Sübhane rabbiyel
azıym denir dersiniz. Ayakta şu okuduğum okunur dersiniz. Böyle
tarif edersiniz.
Sual: Arap ülkelerinde, erkekler başlarına beyaz tülbent
bağlıyorlar. Tülbendi, agel denilen bağ ile tutturuyorlar. Bununla
namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Arap ülkeleri çok sıcak yerlerdir. Beyaz renk güneş ışığını
yansıtır. Belki de onun için başlarına tülbent takıyorlardır, üstelik
ince ve hafiftir. Bununla da namaz kılmak caizdir.
Sual: Secdede ayakları yere koymak ve ayak parmakların
kıbleye çevirmek farz mıdır?
CEVAP
Secdede alnı ve ayak parmaklarını yere koymak farzdır; fakat
ayak parmaklarını bükerek, uçlarını kıbleye çevirmek farz değil,
sünnettir. Secdede, alın, burun ve ayaklar yerden az zaman kalkmış
olursa, zararı olmaz. (S. Ebediyye)
Sual: (Rabbena lekel hamd) yerine (Rabbena ve lekel hamd)
demek caiz midir?
CEVAP
Caizdir, ama birincisi söylenmelidir.
Sual: Salli ve Barik’ten sonra dua niyetiyle okunan âyetleri,
Kur’an-ı kerimdeki sırasına göre, önce Rabbena âtinâ, sonra
Rabbic’alnî, sonra Rabbenağfirli’yi mi okumak gerekir?
CEVAP
O sıra ile okumak, iyi olur.
Sual: Namazda salli bariklerden sonra, (Rabbena âtinâ) ayetini
dua olarak okurken, (bi-rahmetike yâ erhamerrahimin)i eklemek
gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez. Dua olarak okunduğu için, eklenmesinin de
mahzuru olmaz.
Sual: Somyamın üstündeki sert yatak üzerinde namaz kılmak
caiz midir?
CEVAP
Evet.
Sual: Kadın, pantolonla namaz kılabilir mi?
CEVAP
Din kitaplarımızda deniyor ki:
Örtünün, dar olup veya bol olsa da, herhangi avret yerine
yapışıp uzvun belli olması, namaza zarar vermez; fakat, böyle,
başkalarına karşı örtülmüş olmaz. (S. Ebediyye)
Pantolon erkek kıyafetidir, kadın giyemez ise de, herhangi bir
sebeple giyilmişse, pantolon üstüne, bir etek giyerek kılmak, uygun
olur.
Sual: Namaz kıldıktan sonra, seccadenin açık kalması caiz
midir, kapatmak veya kenarını kıvırmak gerekir mi?
CEVAP
Açık kalması caizdir, kapatmak veya kenarını kıvırmak
gerekmez. Tozlanmasın veya kirlenmesin diye, kaldırmak iyi olur.
Sual: Bir farz namazı sebepsiz iade etmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Eda edilen bir namazı sebepsiz iade etmek, hadis-i şerifle men
olunmuştur. İade etmek yerine, ilk kazaya kalmış bir farz namazı
kaza etmelidir. Yahut, farz namazda şüpheli bir durum varsa,
(Vaktine yetişip de kılamadığım son … namazına) diye niyet
ederek kılınabilir. Böyle kılınca, farz sahih olmadıysa, bu namaz
farzın yerine; sahih olmuşsa, kaza namazı yerine geçer.
Farz terk edilmişse, iade etmek farz olur. Vacib terk edilerek
mekruh işlenmişse, o namazı iade etmek vacib olur. Sünnet terk
edilerek mekruh işlenmişse, o namazı iade etmek sünnet olur, vacib
olmaz.
Sual: Namazda gözlükleri çıkarmak gerekir mi?
CEVAP
Secdeye alnı koymak farzdır. Burunla beraber koymak vâcibdir.
Eğer gözlük alnın yere değmesine mâni ise, secde sahih olmaz.
Burnun yere değmesine mâni ise, mekruh olur. Gözlüklü kimse alın
ve burun yere iyi değsin diye başını bastırmaya kalkarsa gözlüğü
kırılabilir. Böyle bir problem yoksa, gözlükle de kılınabilir.
Sual: Bir erkek namaz kılarken hemen yanına mahrem veya
namahrem kadın otursa namazı mekruh olur mu?
CEVAP
Hayır, mekruh olmaz.
Sual: Acele ile abdest alıp, kurulanmadan namaza durmak caiz
midir?
CEVAP
Kurulamadan namaza durmak caizdir. Şafii’de, kurulanmamak
daha iyidir.
Sual: Namaz kıldıktan sonra yarasından veya çıbanından kan
çıktığını gören kimsenin, kıldığı namazı iade etmesi gerekir mi?
CEVAP
Eğer selam verince hemen bakıp, damlamış olduğunu görürse,
namazını iade eder. Selamdan birkaç dakika sonra bakıp görürse,
namazını abdestli kılmış sayılır.
Böyle akan yarası olan kimsenin Maliki mezhebini taklit etmesi
iyi olur. Çünkü, Maliki’de yarasından kan çıksa da, abdesti bozulmuş
olmaz. Kan, namazda iken çamaşırına bulaşsa da, Maliki’de
necaset namaza mani olmaz.
Sual: Nafile namaz kılarken veya nafile oruç tutarken bir
mazeretle veya mazeretsiz namazını veya orucunu bozan kimsenin,
bunları kaza etmesi gerekir mi?
CEVAP
Bozulan nafile namazları tekrar kılmak, bozulan nafile oruçları
da tekrar tutmak vacibdir. Çünkü, nafileye başlanınca, bunu
tamamlamak vacib olur. (Uyun-ül-besair)
Sual: Namazı kerahat vaktine veya kazaya kalacaksa, o
kimseyi uykudan uyandırmamak günah olur mu?
CEVAP
Fitneye sebep olacaksa, uyandırmamak günah olmaz. Fitneye
sebep olmayacaksa, uyandırmamak mekruh olur. Eğer söz
vermişse, o zaman uyandırmamak haram olur.
Sual: Bir kimsenin namaz kılıp kılmadığını takip etmek,
araştırmak suizan olur mu?
CEVAP
Sebepsiz takip, suizan olur. Önemli bir sebep için olursa,
mesela onunla evlenmek gerekiyorsa, o zaman caiz olur.
Sual: Namaza dururken, (Peygamber efendimiz bu namazı
kıldığı için ben de kılıyorum) demek uygun olur mu?
CEVAP
Evet, çok iyi olur. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:
(Bu farzı Peygamber efendimiz kıldı, ben de kılıyorum) diye
niyet edilirse, farzı yapmak sevabından başka, tâbi olmak sevabı da
ayrıca hâsıl olur. (3/87)
Sual: Namaz kılarken, yanıma gel anlamında, arkamızdan birisi
sırtımıza dokunuyor. Onun yanına giderken önce sağ adımı mı
atmak gerekir?
CEVAP
Evet, hayırlı işlere sağdan başlanır.
Sual: İslam Ahlakı kitabındaki hadis-i şerifte buyuruluyor ki:
geri döndürürler.
Peki, bu namazlar sahih olmuyor mu?
CEVAP
Sahih olur, yani namaz borcundan kurtulmuş olurlar. Namazını
geçirmezler demek, o namaz için vaat edilen büyük sevablara
kavuşamazlar demektir.
Sual: Namazda rükûda 5, 7, 9 veya 11 kere (Sübhane
rabbiyel-azîm) dersek, secdede de, aynı sayıda (Sübhane
rabbiyel a’lâ) demek mi gerekir? Bunun gibi bir ihtiyaçtan dolayı
öğleyi (asr-ı evvel)de, ikindiyi de (asr-ı sani)de kılsak, yatsıyı da mı,
(işa-i sani)de kılmak gerekir?
CEVAP
Rükûda 5 veya 7 kere söylenmişse, secdede de, aynı sayıda
söylemek gerekmez. 3 veya 11 defa söylenebilir. Üçten az
söylememeli, bir de teke riayet ederek 3, 5, 7 gibi okumalı.
İkindiyi asr-ı sanide kılınca da, yatsıyı işa-i sanide kılmak
gerekmez. Fakat cemaatle kılınmıyorsa, her zaman ikindiyi asr-ı
sanide, yatsıyı da işa-i sanide kılmak iyidir. Böylece İmam-ı a’zam
hazretlerinin kavline de uyulmuş olunur.
Sual: Namazda zammı sure olarak Besmele okumak yeter mi?
CEVAP
Sadece Besmele okumak mekruh olur. (Fetava-i Hindiyye)
Sual: Namaz kılarken, son teşehhüdde, Ettehıyyatü’yü
okuduktan sonra, abdestimiz veya namazımız bozulsa yahut
kendimiz kasten bozsak, o namazı iade etmemiz gerekir mi?
CEVAP
Teşehhüd miktarı oturduktan sonra kasten abdesti veya
namazını bozanın, namazı tamam olur. Mesela Ettehıyyatü’yü
bitirdikten sonra birisi ile konuşsa, konuşması günah olur ise de,
kasten yaptığı için namazı tamam olur.
Teşehhüd miktarı oturduktan sonra kendiliğinden abdesti
bozulursa, hemen abdest alıp vacib olan selamı verirse yahut
abdest almayıp, namazı bozan bir şey yaparsa, mesela selam
verirse, namazı tamam olur. (S. Ebediyye)
Sual: Namazda kıyamdayken, Fatiha’yı okuduktan sonra
zammı sureyi okumayı unutan bir kimse, rükûa eğilmek için ellerini
aşağı saldıktan ve ayaklarını birleştirdikten sonra zammı sureyi
okumadığını hatırlarsa, zammı sureyi okurken tekrar ellerini
bağlayıp, ayaklarının arasını sünnet miktarı yani dört parmak kadar
açar mı?
CEVAP
Böyle yapmak caiz ise de, ellerini tekrar bağlamadan ve
ayaklarının arasını açmadan okuması efdaldir. Namazda, mümkün
olduğu kadar hareketsiz durmak esastır.
Sual: S. Ebediyye’de, (Cemaat istese de, imamın, farz
kıldırırken kıraati ve tesbihleri sünnetten fazla okuması tahrimen
mekruhtur) deniyor. Buna göre, son oturuşta, salli bariklerden sonra
Rabbena Âtina duasını okumak mekruh olur mu?
CEVAP
Son oturuşta, salli barik dualarından sonra, herhangi bir dua
okumak sünnettir. Dua âyetlerinden veya hadis-i şeriflerde bildirilen
dualardan biri okunur. Burada genelde, Rabbena Âtina ayet-i
kerimesini dua olarak okumak tercih edilmektedir. Bu bakımdan
imamın, salli bariklerden sonra Rabbena Âtina okuması mekruh
olmaz; çünkü Nimet-i İslam kitabında, namazın sünnetlerinin 43.
maddesinde, (Salevattan [salli bariklerden] sonra bir dua okumak
sünnettir) buyuruluyor.
Sual: İmam, son oturuşta Rabbena veya başka bir dua
okuyabilir mi?
CEVAP
Evet.
Sual: Namaz kıldığımızı saklamamız caiz midir?
CEVAP
Evet, gerekiyorsa gizli kılar.
Sual: Namaz vakti girmeden önce, namaza uyanmak için tedbir
almak, mesela saati kurmak farz mıdır?
CEVAP
Farz değil, müstehabdır. Fakat vakit girdikten sonra, kılmadan
uyumak özür olmaz. Vakit çıkmadan uyanmak için tedbir almak farz,
vakit girmeden uyuyanın alması ise, müstehabdır.
Korku namazı
Sual: Korku namazı nasıl kılınır?
CEVAP
Bir tehlike anında veya düşman saldırınca, cemaat, iki gruba
ayrılır, imamın arkasında, farz namazı nöbetleşe kılarlar. İki rekâtlı
bir namazın ilk rekâtını veya dört rekâtlı bir namazın ilk iki rekâtını
imamla birlikte kılan birinci grup, ikinci secdeden veya ilk oturuştan
sonra cemaatten ayrılıp görev başına gider, ikinci grup gelerek
imamla birlikte kalan rekâtları tamamlayıp görevlerine dönerler.
İmam kendi başına selam verir. Daha sonra da birinci grup kıraatsiz,
ikinci grup kıraatli olarak nöbetleşe namazlarını tamamlar, böylece
hem cemaatle namaz ifa edilmiş, hem de görev aksatılmamış olur.
(F. Hindiyye)
Kâbe için secde edilmez
Sual: Allah’tan başkasına secde etmek küfür değil mi? Küfür
ise, ne diye Allah, Hazret-i Âdem’e secde edilmesini meleklere
emretti? Neden Müslümanlar, Kâbe’ye secde ediyorlar?
CEVAP
İbadet niyetiyle Allah’tan başkasına secde etmek küfürdür.
Saygı için yapılırsa küfür olmaz, haram olur. Çünkü Âdem
aleyhisselamdan İbrahim aleyhisselama kadar, selamlaşma,
birbirine secde etmekle olurdu. Sonra, bunun yerine boynuna
sarılmakla oldu. Muhammed aleyhisselam zamanında, el ile
müsafeha sünnet oldu.
Kâbe’ye karşı secde edilir. Kâbe için secde edilmez. Kâbe için
secde eden kâfir olur. Kâbe kıbledir, kıble istikametinde Allah’a
secde edilir. Ettiğimiz secdeler, Kâbe için değil, Allah içindir, kıblesi
Kâbe’dir. Allahü teâlâ da, Âdem aleyhisselam istikametinde
kendisine secde edilmesini emretti. Ama İblis bunu da kabul etmedi.
Âdem aleyhisselama saygı için secde etmesini de emredebilirdi.
Yukarıda bildirildiği gibi, Âdem aleyhisselam zamanında
selamlaşmak secde etmekle oluyordu. Bu manada da olsa İblis
Âdem aleyhisselama saygı göstermeyi kabul etmedi. Aslında Allahü
teâlânın emrine karşı geldi. Karşı gelmek niye küfür olsun ki
denebilir. İblis, Allahü teâlânın bu emrini beğenmedi, (Ateşten
yaratılan bir varlık, topraktan yaratılana nasıl saygı gösterebilir. Bu
emrin yanlış) dedi. Allahü teâlânın emrini beğenmediği için
kâfirlerden oldu.
Sual: Secdede, ayak parmaklarının uçlarını kıbleye çevirmek
farz mıdır?
CEVAP
Secdede ayak parmaklarını bükerek, uçlarını kıbleye çevirmek
sünnettir. Farz diyenlerin hata ettiği, (Redd-ül-muhtar)da yazılıdır.
(S. Ebediyye)
Sual: Kitaplarda, (Sabah camiye gelen biri, sünneti kıldığı
takdirde, cemaati kaçıracağından korksa, sünneti terk edip
imama uyar. Kılmadığı sünneti kaza etmesi de gerekmez)
deniyor. Kılınamayan bu sünnet, öğleden önce kaza edilse, bir
mahzuru olur mu?
CEVAP
Mahzuru olmaz, iyi olur. İmam-ı Muhammed’e göre sünnet,
Şeyhayn’a göreyse nafile sevabı alır. Diğer dört vaktin sünnetleri de
kaza edilirse, sünnet değil, nafile kılınmış ve nafile sevabı alınmış
olur.
Sual: Birinin bahçesinde izinsiz namaz kılmak caiz midir?
CEVAP
Bahçeye zarar verilmezse caizdir. Bahçenin etrafı çevriliyse
izinli girmelidir!
Rükûu unutan
Sual: Rükûu unutup secdeye giden kimse, secdeyi yaptıktan
sonra rükûu unuttuğunu hatırlarsa ne yapar?
CEVAP
Kalkıp rükûu yapar, sonra secdeye gider. Önceki secdelere
itibar edilmez. Yani onlar artık geçersiz olur. Rükû farzını geciktirdiği
için, namazın sonunda secde-i sehv de yapar.
Tesbihleri tek söylemek
Sual: İmam-ı Rabbani hazretleri, (Rükû ve secdelerde tesbih en
az üç kere söylenir. Çoğu yedi veya on birdir) buyuruyor. Buradan
beş ve dokuz kere söylemenin caiz olmadığı mı anlaşılıyor?
CEVAP
Hayır. Bu ifadenin hemen altında, (Kuvvetli bir insanın,
sıkıntısı olmadığı zamanlarda, yalnız kılarken, tesbihleri, en az
miktarda söylemesi, ne kadar utanacak bir haldir. Hiç olmazsa,
beş kere söylemelidir) buyuruyor. Tesbihin çoğu yedi keredir,
dokuz ve on bir kere de söylemek caizdir, müstehabdır, iyidir. Teke
riayet ederek söylenmelidir.
İmam-ı Rabbani hazretleri, Mevlana Salih’e bahçeden birkaç
karanfil getirmesini emretti. Onun, altı tane karanfil getirdiğini
görünce buyurdu ki:
(Bizim en aşağı talebemiz, en azından (Allahü teâlâ tektir,
teke riayet edeni sever) hadis-i şerifini bilir. Teke riayet
müstehabdır. İnsanlar müstehabı ne zannediyorlar? Müstehab,
Allahü teâlânın sevdiği şeydir. Eğer dünya ve ahireti Allahü teâlânın
sevdiği bir şey için verseler, hiçbir şey vermemiş olurlar.)
MANŞETLER
3 gün önceMANŞETLER
5 gün önceMANŞETLER
5 gün önceEKONOMİ
5 gün önceYEREL HABERLER
6 gün önceMANŞETLER
8 gün önceMANŞETLER
8 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.