İslam âlimlerinin büyüklerinden Abdullah bin Mübarek, birkaç
koyun otlatan bir çocuk gördü. Ona acıdı. (Zavallı Çocuk!.. Küçük
yaşta çobanlık yapıyor. Büyüyünce Allahü teâlânın ibadet ve
marifetine nasıl kavuşur) diye düşündü. (Gidip çocuğa Allahü teâlâyı
tanımakta bir mesele öğreteyim) diye, çocuğun yanına geldi ve
aralarında şu konuşmalar geçti:
– Evladım, Allahü teâlâyı bilir misin?
– Kul sahibini nasıl bilmez!..
– Allahü teâlâyı ne ile biliyorsun?
– Bu koyunlar ile.
– Bu koyunlar ile Onu nasıl biliyorsun?
– Bu birkaç koyun çobansız işe yaramaz. Bunları koruyucu birisi
lazımdır ki, bunlara su ve ot versin! Kurttan ve diğer tehlikelerden
korusun. Bundan anladım ki, bu âlemdeki her şey, insanlar ve cin,
bu hayvanlar, canavarlar, kanatlı kuşlar Yaratıcısız olamazlar. İşte
bu koyunlar ile, Allahü teâlâyı böylece bildim.
– Allahü teâlâyı nasıl bilirsin?
– Hiçbir şeye benzetmeden bilirim.
– Böyle olduğunu nasıl bildin?
– Yine bu koyunlardan.
– Nasıl yani?
– Ben çobanım. Onların koruyucusuyum. Onlar benim korumam
ve tasarrufumdadırlar. Onlar benim ne düşündüğümü ne
yapacağımı bilemez. Onlara dikkatle bakıyorum. Ne onlar bana
benzerler ve ne de ben onlara benzerim. Buradan, bir çoban
koyunlarına benzemezse, Allahü teâlânın elbette kullarına
benzemeyeceğini anladım: “Ona benzeyen bir şey yok. O her şeyi
işitir ve görür.”
– İyi söyledin. İlimden bir şey öğrendin mi?
– Ben bu sahralarda, nasıl bir ilim öğrenebilirim?
– Peki başka neler biliyorsun?
– Üç ilim bilirim. Gönül ilmi, dil ilmi ve beden ilmi.
– Bunlar nelerdir?
– Gönül ilmi şudur ki; bana kalb verdi. Kendini tanımak ve
sevmek yeri yaptı. Bu kalb ile Onu bileyim. Onun sevdiklerine
gönülde yer vereyim. Sevmediklerine yer vermeyeyim ve
böylelerinden uzak olayım.
Dil ilmi şudur ki; bana dil verdi. Dili zikir etmek, Onun adını
söylemek yeri yaptı. Bununla Onu hatırlayıp adını söylemeyi, Ondan
bahsedilmeyen sözden onu korumayı, böyle sözden uzak olmayı
istedi.
Beden ilmi şudur ki, bana beden vermiştir. Onun ile kendine
hizmet olan her şeyi yaparım. Hizmet olmayan şeyi ise bedenimden
uzaklaştırırım.
– Maşallah evladım sana. Bana bir diyeceğin var mı?
– Ey efendi! Âlim olduğun yüzünden belli oluyor. Eğer ilmi Allah
rızası için öğrendiysen insanlardan istemeyi kes! Yok, dünya için
öğrenmişsen, Cennet arzu ve isteğini kalbinden çıkar.
MANŞETLER
2 gün önceMANŞETLER
2 gün önceEKONOMİ
2 gün önceMANŞETLER
2 gün önceMANŞETLER
2 gün önceMANŞETLER
6 gün önceMANŞETLER
7 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.